“Derin bir nefes alıp, gözlerim o büyüleyici bedene takıldı. Sutyensiz memeleri avuçlamak için sabırsızlanıyordum. Geceliğinin yakasını aşağıya doğru sıyırarak, o büyük ve dolgun memeler ortaya çıktı. Ne var ki, zamanın etkisiyle ve doğum sonrasıyla biraz sarkıklık gösteriyorlardı. Dudaklarım meme uçlarını sıkıca kavrayıp, dilimle tatmin ederken, yengemin hafif inlemelerini duyuyordum. Dayanamaz hale gelmiştim ve sessizce ona, ‘Bacaklarını aç!’ dedim. Yengem itaatkar bir şekilde bacaklarını araladı. Tam o sırada, teyzemin odasından gelen sesi duydum. Dışarıdan pek anlaşılmıyordu, ancak içeride ışık yanıyordu. Merakla kapı deliğinden baktığımda, gözlerime inanamadım. Teyzem, eşofmanı dizlerine kadar indirmiş, tişörtünü göğsünün üzerine çekmiş şekilde, kendini okşuyordu. Gözleri kapalıydı ve akşamki buluşmamız onu etkilemişti. Ben ise hemen fırsattan yararlanmak için pantolonumu çıkardım ve onu okşamaya başladım. Daha sonra, mükemmel bir adam arkadaşım yaklaşıp dudaklarıma yapıştı. Elleri ise boş durmuyor, bacaklarımı arzulu bir şekilde okşuyordu. Ardından başını eteğimin altına sokup, tangamı kenara çekerek amımı delicesine emmeye başladı. Bu kadar zevk almam beni baş döndürüyordu ve inlememek için dudaklarımı sıkıca ısırdım. Kasılmalar ve titremeler bedenimi sardı, orgazm olmanın eşiğine gelmiştim ki, birden arkamdan birisi omzuma dokundu.